Bilgilendirme

/Bilgilendirme
Bilgilendirme 2022-10-03T10:22:26+00:00

Bilgilendirme

                                                                          YAZ İSHALLERİ                                                                                                     13.07.2018

Yaz aylarında sıvı ihtiyacı artmaktadır. Bununla birlikte hijyeni kontrolsüz olan sıvılar tüketilebilmektedir. Bilhassa ülkemiz göz önüne alındığında, toprak altı korozyona bağlı kanalizasyon sisteminin harabiyeti  şehir şebeke su dağıtımını sağlayan borular arasında bağlantılar olabilmekte, bu da sıcak günlerde ishal ortaya çıkararak ciddi dehidratasyon problemlerine yol açabilmektedir.

Normal bir erişkin günde ortalama 2-2.5 lt su tüketmesi gerekirken 30 °C nin üzerinde sıcaklarda bu 0.5-1.5 lt daha artmaktadır (burada kişinin günlük eforu, yedikleri, sağlık durumu vb. faktörler değişkeni oluşturu). Buna bir de yaz ishali eklendiğinde ve 48 saatten uzun sürdüğünde veya ilk 24 saatte bizi yatağa düşürdüyse hiç beklemeden bir doktora gözükmek sıvı kaybına bağlı veya enfeksiyona bağlı kronik kalıcı problemlerin oluşmasını engelleyecektir.

Bu süre zarfında erişkin olarak basitçe yapabileceklerimiz:

  1. Sıvı alımımızı arttırmalıyız.
  2. İshal sayımızı azaltacak yiyecekler tüketmeliyiz.
  3. Sıvı kaybıyla ortaya çıkan ve bizi halsiz, güçsüz bırakan kan elektrolit tuzları olan Na+ ve K+ kaybını ortadan kaldırmak gerekir.

Bunun için günlük sıvı oranımızı yani temiz suyu günde en az 3 lt içmeli.(unutulmamalıdır ki marketlerde satılan sular tamamen güvenli olmayabilir) Suları kaynatıp soğutarak içmek yeni enfeksiyonları engelleyecektir. Ayrıca diet ürün olan colalı içecekleri tüketmek bize K+ ‘ dan zengin içecek imkanı sağlayacaktır. Neden diet çünkü şekerli gıdalar ishali artıracaktır. Yanı sıra maden suyu tüketmekte Na+  kaybını yerine koyacaktır. Bu dönemde sütten sakınmak doğru bir tercih olabilir zira kafkas ırkında laktoz intoleransı büyük oranda görüldüğünden ishal artabilir. Fakat probiyotik yoğurt tüketimini artırmak ishali kontrol edebilmekte çok yardımcı olacaktır. Probiyotik yoğurt dışında diğer probiyotik gıda ürünü olan kefirde bağırsakların düzelmesinde katkısı çoktur.Diet olarak bağırsak hızını azaltan dolayısıyla ishali azaltan klasik anne yiyecekleri ishal günlerinde gerçekten faydalıdır. Bunlar; haşlanmış patates, lapaya yakın yağı çok az pirinç pilavı, muz, yoğurt, yağsız beyaz peynir, demli çay vb. tüketilmelidir. Kahve, posalı, yağlı, şekerli yiyecekler barsak hızını artırır. Bu sebeple tüketiminden kaçınılmalıdır. Fakat 48 saati geçen veya ilk 24 saatte bizi yatağa düşüren ishallerde muhakkak bir gastroenterologa başvurmak gerekir. Su kaybına bağlı başımıza gelebilecek böbrek yetmezliği, kalp krizi, şeker koması vb. hayati rahatsızlıkların ortaya çıkmasını engelleyecektir.

Unutmayınız; sağlık huzur ve mutluluktur. Yanlızca, değeri kaybedildiğinde anlaşılır!

                                                                                                                                                                              Prof. Dr. Burçak KAYHAN

                                                                                                                                                            İç hastalıklar ve Gastroenteroloji Uzmanı

İÇ HASTALIKLARI VE GASRTOENTEROLOJİDE ON YENİ BİLGİ                                                                            08.10.2018

1-Sistemik Lupus Eritemotosis (SLE) hastalarının %10’unun nedeni ilaçlarla ortaya çıkmaktadır.       ANA (+) lığı tanısal kriterlerdendir. ANA(-) olan hastalarda ilaca bağlı lupus gelişimi bildirilmiştir. Özellikle hidrolazın adı son yayınlarda sıklıkla geçmektedir.

2-Tüberküloz dışı Akciğer hastalıklarında mycobakteriyel enfeksiyonu olanlar için yeni bir antibiyotik kullanım şekli ortaya çıktı. Amerikan sağlık ve ilaç komisyonunun verdiği bilgiye göre bu antibiyotik diğer Akciğer hastalıklarında kullanılan ilaçlar gibi inhaler (halk değimiyle fısfıs) şeklinde verilmektedir. Bilhassa hap yutmakta zorluk çekenler için alternatif bu yeni tıbbı tedavi yönteminin toplum tarafından benimseneceğini düşünmekteyiz.

3-Ani işitme kayıplarında hiperbarik oksijen tedavisinin başarılı etkisi gösterilmiştir.

4-İlerleyen yaşta sağ kolon adelelerinde gevşeme olmakta ve kabızlık artmaktadır.  İlerleyen yaş sol kolonu etkilememektedir. İleri yaşlarda zamanla gelişen kabızlığın bir nedeni daha anlaşıldı. Yaş ilerledikçe lifli gıda tüketimini artırmak gerekmektedir.

5-Yeni doğan çocuklarda anneden bulaşan frengide 1997 den bu yana en belirgin artış 2013 yılında oldu.Bu da cinsel yolla bulaşan hastalıkların kontrolsüz olduğunun bir göstergesidir.

6-Hepatit B Enfeksiyonun kökeni 4000 yıl öncesine dayandığını bilim adamları ispatladılar. Bu kadar eski bir tarih, bu virüsün gücünü ispatlamaktadır.

7-Manyetik rezonans sayesinde yağlı karaciğerlerin siroza gidip gitmediği fibrozis evrelendirilmesiyle önceden değerlendirilebilmektedir. Günümüzde halen yağlı karaciğer evrelendirilmesinde doktorlar ilk tercih olarak karaciğer biyopsisini tercih etmektedirler.

8-Düzenli fiziksel aktiviteler kardiyovasküler hastalıkları, felç geçirme riskini ve diyabeti azalttığını bilmekteydik.Son çalışmalar düzenli fiziksel aktivitenin erkeklerde Parkınson gelişme riskini azalttığı gösterilmiştir.

9-Clostridium Difficile hastane enfeksiyonlarından korunmada sabun ve suyun yeterli olduğu gösterilmiştir. Hastanelerde bol bol su ve sabun kullanmak hijyenin ana kaynağını oluşturmaktadır.

10-Sebebi bilinmeyen ishal sebeplerinden biri olan Lenfositik kolitlerin tanısı kolonoskopide alınan biyopsi parçalarının patoloji tarafından değerlendirilmesiyle konulmaktadır. Tanı konulduktan sonra tedavisinde zahmetli olan bu hastalık artık rahatlıkla tedavi edilebilmektedir. 2 haftalık bir Budenosid  ( kısa etkili streoid) tedavisiyle hastalık rahatlıkla düzelmektedir.

PROF. DR. Burçak KAYHAN

TIPTAKİ MASALLAR                                                                                                                                                          01.02.2019

1-Rapunzel masalda saçlarını uzatarak hapis olduğu kuleden kurtarırcasına saçlarını uzatmış ve bu sayede kurtulmuştur. Mide içinde kitle oluşturan, her türlü dışarıdan gelip hazmedilmemiş yiyeceğe bezoar denir. Eğer kişi psikolojik sorunları sebebiyle saçlarını kopartıp yutuyorsa mide içinde ileride bu saçlar birleşip sertleşerek hazmı imkansız bezoar oluşturur. Bu duruma Rapunzel sendromu denir.

2- Napoleon Bonaparte’ın babası gibi herediter mide kanserinden öldüğü tahmin edilmektedir. 1998 Porry Guidford tarafından tesbit edilen CDH1 gen yaygın mide kanserinin en önemli nedeni olarak bulunmuştur. Napoleon ailesinde de herediter mide kanseri olduğu düşünülmektedir.

3-Hititlerde anadoluda, antik çağda mezopotamya ve akdeniz havzasında, geleceğe karaciğere (özellikle koyun karaciğeri) bakılarak karar verilirdi. Enteresan olan o çağlardaki en önemli iç organın ve kişinin kaderini belirleyenin karaciğer olarak tanımlanmış olmasıdır. Antik yunanlılara göre yaşamın özü karaciğerde saklıdır.

4-  Porfiria nadir bulunan ve dişlerde kararma yapan, tende kanlı kızarmalara yol açan bir hastalıktır. Aklı dengeyi yitirmeye yol açabilen hastalık Dracula ismiyle de bilinir. Vampir olmanın bütün özellikleri bu hastalığa sahip insanlarda bulunur. Porfiria, bazı enzimlerin, hatalı veya eksik salgılanması sonucu gelişen bir hastalıktır. Eritropoetik porfiriada yaygın olarak görülen hemolitik anemi kişide her türlü demir kaynağına karşı ilgiyi arttırmaktadır.

5-Influenza namı değer Grip orta çağda, İtalyanlara göre astrolojik olarak yıldızlardan akan sıvılardır. Bu sıvılar insanlara kötülük getirmektedir.

6-İlk meme kanseri cerrahi tedavisi Mısırda bulunan 3000 yıllık papirüste anlatılmaktadır.

7-Narsizim: Herkes tarafından bilinen,  Sigmund Freud tarafından aktüel kişilik bozuklukları arasına sokulan bir kişilik bozukluğudur.

Esası mitolojide ilk olarak tanımlanmıştır; Narcissus Liriop ve nehir tanrısı Cephissus’ un oğludur.

Kahin Tiresios bu anne babaya, çocuklarının kendi şeklini görmediği sürece uzun bir hayatı olacağını söylemiştir. Narcissus çok güzeldir ve onu gören insan ve tanrıçalar her zaman onu arzulamaktadır.

8-Günümüzde romatizmal hastalıklarda ve bilhassa FMF de sıklıkla kullanılan kolşisin ilk olarak yunan mitolojisinde geçmiştir.

Kral Colchi’ sin kötü kızı kardeşi Zehirci Metea, kocasının onun aldatması üzerine, kocasının sevgilisini ve çocuklarını zehirleyerek öldürmüştür. Zehir olarak kullandığında bitkilerden Liliacea ailesinden Colchicum autumnaledir.

9-Akromegali endokrinolojik olarak kişinin kemiklerinin kontrolsüz büyümesiyle seyreden bir hastalıktır. Kutsal kitaplarda Hz. Davut karşısındaki dev Golyotın  Akromegalik olduğu düşünülmektedir.

10- Yunan mitolojisinde geçen  Prometheus ve karaciğer yenilenmesi bilgisi çok enteresandır. Çünkü Tıp karaciğerin kendini yenilediğini 19.yy da bulmuştur.

PROF.DR. Burçak KAYHAN

GASTROENTEROLOJİDEKİ 10 YENİLİK

1-Bu aralar kahve ve ürünleri çok favori olmakla birlikte sabahları ince belli bardakta  7 dakika demlenmiş 1 adet çay, mideniz için iyi bir probiyotik kaynak olabilir. Özellikle siyah çay yağ yakan pseudo butyric vibrio bakteri seviyesini yükseltebilir.

2- Zeytinyağının içinde zeytin yapraklarının da olması vücut metabolizma hızını arttıracaktır.

3- 60 yaş üstü öncelikle bayanlarda olmak üzere bütün insanlarda gaz kaçırma önemli bir sorundur. Bunun artık çözümü var, SECCA tedavisiyle bir seansta gaz kaçırma sorunu %70 oranında kaybolmuştur.( Endo Club tel: 0312 441 46 92)

4-Ülseratif Kolitte yeni bir umut sağlıklı insan dışkısından oluşturulan sağlıklı barsak mikrobiyotası ülseratif kolitli hastaya nakil edildiğinde şikayetlerinin düzeliği gözlemlenmiştir.

5-Çağımızın hastalığı Irritable Bowel Syndrome yanı Irrite Barsak Sendromu veya Spastik Kolon  Fekal Mikrobiyota Transplantasyonuyla artık kontrol edilebilmekte ve tedavi edilebilmektedir.

6-Reflü ilaçlarından bıkmış, diyetten sıkılmış ve ameliyattan korkan hastalar için bir saatlik stretta tedavisiyle herhangi bir kesi yapılmadan reflü tedavi edilebilmektedir.

7-Reflü hastalığı sayesinde doktorların gündemine giren allerjik kökenli olduğu düşünülen Eosinofilik Özofajit ciddi yutma güçlüğü, yemek borusunda yanma ve göğüs ağrısı yapabilmektedir. Doktorlar eskiden bu hastalığı tedavi etmekte zorlanırken Budenosid şurubu sayesinde tedavi kolaylaşmıştır.

8-Zayıf olup yağlı karaciğere sahip hastalarda hastalığın etmenlerinden birinin barsak mikrobiyotası olduğu bilinmektedir. Bu tür hastalara özel bir diyet, prebiyotik ve probiyotikten zengin gıda verilmesi hepatosteotozu yani yağlı karaciğeri tedavi edecektir.

9- Günümüzde genetiğiyle oynanmış gıdalar sebebiyle bir çok  hasta cheliac hastalığı olduğunu düşünmekle birlikte onlardaki hastalığın nedeninin cheliac dışı gluten hassasiyeti olduğu bilinmektedir. Bu tanıyı koymak bir çok zorlu test gerektirmekteydi. Yapılan son çalışmalar ince barsaktan ve kalın barsağın son kısmından biyopsi alınmasıyla bu bölgede eosinofili saptanmasının tanı koymayı kolaylaştırdığı gösterilmiştir.

10- Son çalışmalar sirozlu hastalarda fırsatçı mantar enfeksiyonunun daha fazla olduğunu göstermektedir. Neredeyse her 5 hastadan 1 inde mantar enfeksiyonu tabloyu bozmaktadır. Bu sebepten ilerlemiş sirozlularda eğer tablo bozulursa altta yatan nedenler arasında fırsatçı mantar enfeksiyonunu düşünmek gereklidir.

PROF. DR. BURÇAK KAYHAN

                                                 TIPTA 10 YENİ BİLGİ ( ARALIK 2019)

  1. Yaşlılarda, 1 ile 3 kez asprin alanlarla, hiç asprin kullanmayan ileri yaşlılarla kıyaslandığında asprin kullananlarda prostat, akciğer, kolorektal ve over kanserlerine bağlı ölümlerin daha az olduğu saptanmıştır. Bu sebeple asprin kullanmak ileri yaşta mantıklı görünmekte.
  2. Yapılan çalışmalar pankreas kanserlerinde yaşam ömrünü belirleyen faktörlerden birininde, ırklar olduğu  göstermektedir. Buna göre pankreas  duktal  kanserli siyah ırktan olan hastaların ömürlerinin beyaz ırka göre belirgin olarak daha düşük olduğu gösterilmiştir.
  3. Yeni bir çalışmada, beyindeki değişikliklerle, hormonal değişiklikler arasında , özellikle leptin ve insülin düzeyleri arasında  doğru bir korelasyon olduğu gösterilmiştir. Özellikle beyindeki beyaz materyalde oluşan hasarla,  12-16 yaş adolesan obesitesi  arasında doğru bir ilişki mevcuttur.
  4. Kolesterol ilaçlarının insan hafızası üzerine olumsuz etkilerine dair olan söylenti yalanlandı.Statin grubu kolesterol ilaçları insan hafızası üzerine olumsuz etkisi olmadığı gösterilmiştir.
  5. Cep telefonu kullanımına bağlı olarak otizm,anksiyete,depresyon, bipolar bozukluklar ve yeme problemleri oluşmaktadır. Bu çağımızın yeni hastalıklarındandır.
  6. Annesi diabet olan olan çocuklarda ileri yaşlarda kalp hastalığının olma riskinin daha fazla olduğu gösterilmiştir.
  7. Birincil derece akrabalarında romatizmal otoimmün hastalığı olanların romatizmaya daha çok yakalandıkları gösterilmiştir.
  8. Çağımızın siroz ve karaciğer kanseri sebeplerinden  biri olan hepatit B den kurtulmak için çocukluk çağında erken haberdar  olmak ve tedaviye başlamak hastalıktan kurtulmayı hızlandıracaktır.
  9. Haftada 14 kadeh alkollü içki tüketen ( ne içildiği önemli değil) hastalarda yağlı karaciğer belirgin olarak gözlenilmektedir.
  10. Yağlı karaciğer tedavisinde spor önemli bir yer tutmaktadır. Kardiyo sporlarının, ağırlık sporlarına göre yağlı karaciğer tedavisinde daha yetersiz olduğu gösterilmiştir.

   İÇ  HASTALIKLARINDA  10  YENİ  BİLGİ 

  1. Reflu sonrasında  gelişebilen  yemek  borusundaki  Barrett  değişikliği  üzerinde  kontrolsüz  kanser  gelişebilirken ; günümüzde geliştirilen  bilgisayar  yardımlı  görüntüleme  teknikleriyle  yeni  başlayan  kanser  hücreleri  tesbit  Böylece  hasta  büyük  ameliyatlardan  ve  organ  kayıplarından  kurtarılmaktadır.
  2. Makattan akıntı  olması  ciddi  bir  hastalığın  habercisi  Makat  cildinden  akıntının  en  sık  sebebi  fistüldür. Fistül  basit  bir  proktolojik  tedaviyle  tedavi  edilebilmektedir. Fakat  bu  fistül  eğer  bağırsağın  ince  bağırsak  kısmında  olan  ciddi  bir  hastalığın  habercisiyse ,  buraya  herhangi  bir  cerrahi  veya  proktolojik  girişim  yapılmamalıdır. Yapılırsa  akıntı  daha  şiddetlenebilir. Altta  yatan  Crohn  hastalığı  varsa  önce  crohn, medikal  olarak  tedavi  edilmelidir.
  3. Kalp hastalıkları  ve  felç’i  önlemek  için  kullanılan  tıbben  antitrombotik  ajan  olarak  bilinen  kan  sulandırıcılar  bir  grup  halinde  alındıklarında , tek  başlarına  kullanımlarına  göre  daha  fazla  mide  kanaması  yaptıkları  tespit  edilmiştir.
  4. Çocukluk çağında  inek  sütü  allerjik  yemek  borusu  hastalıklarını  arttıran nedenler  arasında  gösterilmiştir.
  5. Sezeryanla doğmamış  normal  doğmuş  çocuklarda  daha  fazla  karın  ağrısı  olduğu  saptanmıştır. Bunun  muhtemel  nedeni  , bu  grup  çocuklarda  immün  sistemin  hızlı  gelişmesidir.
  6. Mide koruyucu  kullananlarda  birçok  antibiyotiğe  dirençli  canlıların  daha  kolay  midede  kolonize  olduğu  gösterilmiştir.
  7. Sistemik uzun  süreli  kortizon  tedavisi  alanlarda,   bir  diabet  ilacı  olan  metforminin  faydaları  gösterilmiştir. İltihabi  sebeplerle  steroid  alanlarda, bunların  diabeti  olmaması  şartıyla  bir  diabet  ilacı  olan  metformin  verilirse , kortizona  bağlı  ciltaltı  yağ  dokusu  birikimi  belirgin  olarak  azalacaktır.
  8. İnkubasyon süresi  bir  hastalığın  yayılmasında  kritik  bir  süredir. Bu  süreye  göre  karantina  süresi  Fakat , birde  hastalığın  vücuda  girdikten  sonra  hiç  hastalık  yapmadığı  gizli  bir  dönem  olan  latent  period  vardır. Bu  inkubasyon  döneminden  bağımsızdır. Bu  sebeple  karantina  sürelerinde  bu  süre  göz  ardı  edilmemesi  gerekir.Corona  virüs  olan  Covid-19  da  inkubasyon  periyodu  14  gündür  ama  latent  süre  tam  olarak  bilinememektedir.
  9. Günde bir  kez  cilt altına  yapılan  iğneyle  zayıflamak  mümkün. Bu  sayede  % 10’ a yakın  BMI ‘ da  azalma  olmaktadır.
  10. Hemoroid ‘le ( Basur) beslenme arasında  doğru bir  ilişki  istatistiki  olarak  gösterilmesede , yaşam  biçimiyle  hemoroid  arası  ilişki  gösterilmiştir. Çok  oturanlarda  ( sekreter vbg )  ve  çok  uzun  mesafe  yürüyenlerde  ( postacılarda  vbg ) daha  fazla  oranda  hemoroid  olduğu  gösterilmiştir.

İÇ HASTALIKLARDA EKİM 2022’DE 10 YENİ BİLGİ:

  1. . CROHN hastalığı, hastalarda CROHN’UN tedavisinde cevap vermeyen ciddi, akıntılı, komplike fistüllere sebep olabilir.Bu tip fistüller makat bölgesinde olduğundan hastanın sosyal hayatında belirgin olarak etkilemektedir.Bu fistüllere cerrahi yapılması geri dönüşümsüz komplikasyonlara sebep olabilir.Bu yüzden fistüllere mezenkimal kök hücre nakli yapılarak tedavisi sağlanmaktadır.
  2. Yeni geliştirilen akıllı bilgisayar sistemiyle kolonoskopi sırasında 3mm’ye kadar olan polipler otomatik yakalanmakta ve böylece hastanın kanser riski belirgin düzeyde azaltılmaktadır.
  3. . Covid-19 geçirmiş hastalarda 30 gün sonra felç riski (iskemik veya hemorajik), sersemlik hissi,hafıza problemleri, periferik sinir sisteminde problemler, migren ve epilepsi nöbetlerinde artış %42’dir.
  4. . Haftada en az 1 kez ağırlık çalışan ve aerobik spor yapanlarda kardiyovasküler hastalıklarda ve kansere (prostat, akciğer, kolorektal ve over) bağlı ölümlerde %9 oranında azalma olduğu saptanmıştır.
  5. Sabahları yapılan 10 dakikalık meditasyonun; anksiyete ve obsesyonu engellediği, iyi uyku, kalp nabız ve tansiyon düzenine, özgüvene, stres azaltmaya etkisi vardır.
  6. . Reflü hastalığında STRETTA tedavisi ile seçili vakalarda iki yıllık gözlemde başarı %83.1’dir.Bu reflü cerrahisiyle hemen hemen aynı orandadır.
  7. Zayıflama için yapılan Bariatrik cerrahiler, ileri dönemde norolojik ataksi nöbetlerine sebep olmaktadır.

      8.Burundan sıkılarak uygulanan sprey aşı Flu Mıst Influenza virüsüne (grip) karşı çok koruyucudur.

  1. Kolonoskopiye hazırlık sırasında hasta tarafından kullanılan antitrombotik ajanların kesilmesi tromboz riskini arttırmaktadır.
  2. Anal bölge kanserlerini hemoroid ve kronik komplike fissürden ayırmanın en basit ve hızlı yöntemi elestrografili linear anal rektal USG probuyla hastanın değerlendirilmesidir.